Gökçek ŞifaSize Telefonunuz Kadar YakınızÜcretsiz Google Play'de
İNDİRX

Tag Archives: himalaya tuzu

Himalaya Tuzu ile Cilt Güzelliği

 

himayalatuz

Himalaya tuzu doğada olduğu gibi korunan en saf tuzdur. Rafine olmamış, dolayısıyla da bünyesindeki 84 elementi olduğu gibi koruyan, doğal kristalize özellikli tek tuzdur. 250 milyon yılda, kuruyan denizlerin kayalarındaki tuzların, yüksek basıncın etkisiyle yoğunlaşıp kristalleşmesi ile oluşmuştur. Himalaya Dağları’nın 300 km güneyinde, Pakistan’da ki tuz madenlerinden çıkarılır.

Himalaya tuzu, rafine olmuş sofra tuzundan çok farklıdır. Zira kullanılan o tuzlar kimyasal bir zehirdir. Sodyum klorür elementlerinden oluşan tuz, ısıl işlemle rafine edilirken, beyazlaması için alüminyum katılmıştır. Alzheimer hastalığının sebebi bu alüminyumdur. Tuz rafine ise bedenle reaksiyona girerek kimyasını bozar. Vücut onu zararlı madde olarak algılar, dışarı atar.

Himalaya tuzu ince molekül yapısı sayesinde, hücre zarının içine girebilen tek maddedir. Güneşin eşsiz enerjisi ile yoğunlaşan bu doğal kütle, vücudun da doğal yapısında bulunan elementleri, suyun gücüyle beraber hücrelere taşır. Böylece hücrenin asit-baz dengesi düzenlenir, toksinler atılır, kan basıncı dengelenir, iç organlar ve dolaşım sisteminin uyumu sağlanır. Ağır metalleri dışarı atarak, diyabet, dolaşım bozukluğu, yüksek tansiyon, kemik hastalıkları, alerjik rahatsızlıklar, cilt hastalıkları, hormonal bozukluklar gibi sağlık sorunlarının yanında, cilt güzelliği açısından da mucizeler yaratır.

Himalaya tuzunun cilde faydaları: cilt hücrelerinin, kirli hava, stres, elektro-manyetik alanlar, sigara, rafine tuz ve doğal olmayan gıdalardan gördüğü zararları en aza indirerek, yapıtaşları arasındaki koordinasyonu sağlar. Bunun için “sole” veya “sıvı güneş” denilen, Himalaya tuzunun suda eritilmesi ve % 26 oranında bir çözelti hazırlanması gerekir.

Sole hazırlanması: Cam kavanoza konan Himalaya tuzu, üzerini bir parmak geçecek kadar içme suyuyla doldurulur. Ağzı açık şekilde 4-5 saat bekletilir. Uygulanırken tahta kaşık kullanılır. Çözeltiden bir çay kaşığı alınarak, bir bardak suyla karıştırılıp, yemeklerden yarım saat önce ve bir saat sonra içilir, arkasından bir bardak normal su tüketilmelidir.

Cilt bakımı için, hazırlanan solenin hem içilip, hem de harici uygulanması gerekir. Böylece kan dolaşımı hızlanarak cilt nemlenir. Akne, egzama, uçuk ve cilt lekeleri gibi sorunlarda, geceleri yatmadan önce soleden sürmek mikropları öldürür ve hücreleri yeniler. Ardından normal nemlendirici sürmek yeterlidir.

 

Himalaya Tuzu ile Ayak Detoksu

 

himalaya tuzu ayak detoksu

                Tuz kristallerinin oluşması için milyonlarca yıllık bir süreç gerekmektedir. Bu durum neredeyse tüm tuz türleri için aynıdır. Ancak oluşum sürecinde söz konusu kristaller çeşitli dış etkenlere maruz kalarak saf yapılarını yitirebilmektedirler. Dünya üzerindeki pek çok tuz türünde de bu durum aynı şekilde tezahür etmektedir. Örneğin sofralarımızda kullandığımız normal sofra tuzumuz hem elde edildiği esnada çok yüksek saflığa sahip değildir, hem de rafineride işlenirken yapısına farklı katkı maddeleri eklenmektedir.

 

Himalaya tuzu adı verilen tuz türü ise saflık noktasında dünyadaki tüm diğer tuzlardan ayrılmaktadır. Dünyadaki en saf tuz türü olarak bilinen himalaya tuzu, kristalleştiği bölge olan Himalaya Dağları’nda milyonlarca yıl boyunca dış etkilerden uzak bir şekilde keşfedilmeyi beklemiştir. Bugün ise dünya üzerinde en yaygın sağlık ürünleri arasında yerini almış bulunmaktadır. Himalaya tuzunun insan vücuduna yönelik pek çok faydalı özelliği bulunmasının yanı sıra, çeşitli tedavi süreçlerinde de kullanılabilmektedir. Himalaya tuzu katkısından faydalanılan bir tedavi de detokstur.

 

İnsan vücuduna girdiğinde çeşitli sistemlere zararı dokunan maddeler toksin olarak adlandırılır. Bu toksinler özellikle günümüz dünyasında eskiye nazaran yüzlerce kat artmıştır. Detoks ismi verilen tedavi yöntemi ile vücudun toksinlerden arındırılarak taze ve yeni bir hal alması amaçlanmaktadır. Detoks, vücudun çeşitli bölgelerine uygulanabildiği gibi ayaklara da uygulanabilmektedir. Detoksun bu türüne ayak detoksu adı verilir.

 

Ayak detoksu, özellikle ayak sağlığı için oldukça etkili bir alternatif tedavi yöntemidir. Ancak etkileri sadece ayaklarda değil, tüm vücutta hissedilebilmektedir. Bir nevi ayak banyosu olarak da nitelendirilebilecek olan bu yöntem aslında basit bir banyodan veya yıkamadan çok daha fazlasıdır. Ayak detoksunun faydaları sayesinde vücut toksinlerden arındırılır, bağışıklık sisteminin direnci artar, vücuttaki yağ oranı dengelenir ve bunlar ayak detoksu ile elde edilebilecek faydalardan sadece birkaç tanesidir.

 

Söz konusu ayak detoksu uygulanırken himalaya tuzundan da faydalanarak detoksun etkisi katlanabilmektedir. Ayak detoksu esnasında himalaya tuzu kullanıldığı takdirde özellikle ayak mantarı gibi rahatsız edici sağlık sorunlarının da önüne geçilebilmektedir.

Himalaya Tuzunun Tedavi Gücü

himalaya tuzu ile tedavi

                Tuz, asitler ve bazların kimyasal tepkimeleri sonucunda oluşmaktadır. Kimi araştırmacılara göre tuzlar aslında madde ile enerji arası bir yapıya sahip kristallerdir. Günümüzde birçok tuz türünün ticari değeri bulunmaktadır. Tarih boyunca da bu durum aynı şekilde süregelmiştir. Zira tuz, dünya ticaretinde her zaman önemli yer tutmuş bir kaynak olmuştur.

 

Himalaya tuzu da temelinde bir tuz türüdür. Dünyada sadece Himalaya Dağları’nın Pakistan sınırları içinde kalan güney kesimlerinde üretilmekte olan himalaya tuzu faydaları ile normal sofra tuzlarından ayrılmaktadır. Bu faydalardan en çok bilinen bazıları şu şekildedir;

  • Astım ve bronşit gibi göğüs hastalıklarının tedavisine katkı sağlar,
  • Vücuttaki asit baz dengesi olarak adlandırılan pH seviyesini korumaya yardımcı olur,
  • Baş ağrıları başta olmak üzere çeşitli ağrıların dindirilmesinde etkileri bulunur,
  • Vücuttaki çeşitli iltihapların atılması sürecini hızlandırıcı etkileri vardır,
  • Vücudun sıkılaşmasını ve cildin güzel görünmesini sağlar,
  • Elektronik aletlerden aldığınız birçok zararlı iyonun etkisini en aza indirir.

 

Himalaya tuzu ile normal sofra tuzu arasındaki en temel fark, himalaya tuzunun saflık derecesinin çok daha yüksek olmasıdır. Milyonlarca yıl süren oluşumu esnasında dış dünya ile temas etmeden yapısında bulundurduğu mineralleri koruyabilmiş olan himalaya tuzu, çeşitli katkılarla ve rafineri işlemleriyle üretilen normal sofra tuzuna kıyasla saflığını çok daha iyi korumuş bir tuz çeşididir.

 

Himalaya tuzunun sayılan faydaları, çok çeşitli sağlık sorunlarına karşı himalaya tuzu ile tedavi imkânı sağlamıştır. Himalaya tuzundan faydalanılarak uygulanan tedavi yöntemleri arasında tuz terapisi ve tuz peelingi gibi örnekler gösterilebilir. Özellikle yüzdeki hücrelerin yenilenmesi amacıyla yüz bölgesinde himalaya tuzu katkısıyla elde edilecek maske vasıtasıyla uygulanan peeling faydalı olabilmektedir. Bunların yanı sıra yine himalaya tuzu kullanılarak oluşturulabilecek olan tuzlu su kürü de himalaya tuzunun pek çok faydasına ulaşabilmek için oldukça etkilidir.

 

Himalaya tuzunun bugün dünyada oldukça yaygın olmasının sebebi de bu faydalarından ileri gelmektedir. Zira tuzun tek kullanım alanı bu şekilde ürünler de değildir. Himalaya tuzu, lamba şeklinde kullanılarak ortamdaki zararlı iyonların etkilerinden koruyucu bir özellik de arz edebilmektedir.

Kış Hastalıkları İçin Himalaya Tuzu

 

kış hastalıkları

 

Kış mevsiminin gelmesi ve havaların soğuması ile bağışıklık sistemleri zayıf kişilerde kış hastalıkları görülmesi muhtemeldir. Virüslerin ve bakterilerin sebep olduğu soğuk algınlığı, grip, öksürük, nezle gibi rahatsızlıklar, insanlarda halsizlik, solunum problemleri, kas ağrıları, ateş, baş ağrısı gibi belirtiler gösterir. Tedavi edilmez ise, bronşit, zatürre, menenjit gibi daha ciddi sağlık sorunlarını beraberinde getirebilir. Ayrıca bulaşıcı özelliklerinden dolayı, salgınlara sebep olabilir. Hem kendi sağlığımız için, hem de toplum sağlığı için gerekli tedbirleri almak zorundayız.

 

Kış aylarındaki bu olumsuzları gidermek için, bağışıklık sistemimizi güçlendirmeli, aşı olmalı, beslenmemize dikkat etmeli, vücudumuzun su ihtiyacını gidermeliyiz. Kış aylarında yeterli su tüketimi yapmamak, vücudun direncini düşürecektir. Kışın az su ihtiyacı hissedildiği için, tüketim de az miktarda olmaktadır. Eğer suyumuzu doğadaki tek doğal tuz olan himalaya tuzu ile birlikte tüketirsek, tuzun sayesinde suyu vücudumuzda tutabiliriz. Soğuk algınlığı, grip gibi hastalıklarda su kaybımız daha çok olacağı için, suyun önemi daha da artmaktadır. Burun akıntısını dahi, burnumuza tuzlu su ile yapacağımız uygulama ile kesmemiz mümkündür. Tamamen doğal tedavi yolu ile kış hastalıklarına yardımcı olacak tedavileri uygulayarak sağlığımızı düzene sokabiliriz. Vücudumuza sayısız faydaları olan himalaya tuzu, kış hastalıkları için destekleyici çözüm olabilir.

 

Soğuk algınlığı için, suya himalaya tuzu katarak yapacağınız banyolar rahatlamanıza sebep olacaktır. Vücudunuz toksinlerden kurtulacak, suyun etkisiyle rahatlayacaksınız. Kaya şeklindeki himalaya tuzunu katacağınız su ile yapacağınız banyo sonrasında, yenilenmiş olacak, kış hastalıklarının olumsuz etkilerini hissetmeyeceksiniz. Banyo sırasında eriyen tuzun hava yoluyla teneffüs edilmesi de, soğuk algınlıklarına, deri hastalıklarına, alerjik hastalıklara, strese iyi gelecektir.

 

Sağlık konusunda gereken hassasiyeti tüm insanların göstereceğini biliyoruz. Yapılması gereken bir uzmana danışıp, bağışıklık sistemimizi nasıl güçlendireceğimizi, kış hastalıklarına yakalanmamak için ihtiyacımız olan korunma yollarını ve tedaviyi öğrenmektir. Önemli olan hastalanmadan, doğal yollarla sağlığımızı korumayı öğrenmektir. Bilinçli olduğumuz takdirde, kendimize iyilik yaparken, toplum yararını gözetmiş oluruz. Sağlıklı günlerin sizlerle olmasını, sizinle kalmasını temenni ediyoruz.

Himalaya Tuzu ile Ağız ve Diş Sağlığı

 tuzlu su ile gargara

Himalaya tuzu, doğadaki en saf tuz olup, 84 minerali bünyesinde barındırmaktadır. Bu mineraller, vücudumuza oldukça yararlıdır. İşlenmeden sofra tuzu olarak, banyo tuzu olarak ve ağız ve diş sağlığı için gargara yapılarak kullanılması uygundur. Çeşitli sebeplerle, ağız ve dişlerimiz doku bozuklukları ve iltihaplanmalar dolayısıyla rahatsızlanırlar. Ağız ve diş sağlığı için, himalaya tuzlu su ile gargara yapmak ağız içinde oluşan yaralar, diş eti kanaması ve diş eti çekilmesi gibi rahatsızlıklara karşı etkili sonuç verir.

 

Ağız yaraları (Aft), çeşitli sebeplerle birçok insanda görülebilen bir rahatsızlıktır. Ağız yarası, dilde, yanaklarda, diş etinde, damakta yani ağzın tüm çeperinde oluşabilir. Ağrılı, yemek yemede acı veren, yutkunma sırasında acıyan bir çeşit mantarın oluşturduğu yaralardır. Bağışıklık sistemi güçlü olan kişilerde, bu mantarlar ilerlemeden yok edilir. Ayrıca fiziksel travmalardan dolayı da, ağız yaralarının oluşması muhtemeldir. Çok sıcak yiyecekler tüketilmesi, yanağı ısırmak, protez dişler gibi sebepler ağız yaraları (Aft) oluşumunu tetikler. Ağız yarası, kola, gazoz, turunçgiller, baharat, sirke, turşu gibi asitli yiyeceklerin tüketilmesi sonrasında da gelişebilir. Ağız yarası sebebi tam olarak bilinmeyen oluşumlardır. Stres te, aft oluşumları için zemin hazırlamaktadır. Vücudun dirençsiz kaldığı, stresli durumlar ağız yaralarını oluşturabilir.

 

Diş eti çekilmesi, diş eti hastalıklarının içinde fazla dikkate alınmadığı bir durumdur. İlerlemesi halinde sağlıklı dişlerin dahi kaybedileceği bir hastalıktır. Diş eti çekilmesi durumunda, diş etlerinde koyulaşma ve şekil bozukluğu görülür. Dişlere iyi bakılması ve fırçalamanın ihmal edilmemesi, ağız hijyeni konusunda hassas davranmamız gerekir.

 

Ağız yaraları ve diş eti çekilmelerinde, tarçın, adaçayı, biberiye, misvak, nane, karanfil, söğüt ağacı kabuğu gibi şifalı bitkiler ve himalaya tuzu karıştırılarak yapılacak gargara ile oldukça etkili sonuçlar verecektir. Sağlığımızı korumak ve sağlığımızı tekrar kazanmak için doğadan faydalanmalıyız. Uzmanların önereceği bitkisel tedavi yolları ile vücudumuzun sağlıklı olması ve kalması için, bizler de destek olmalıyız. Rahatsızlıklarımızın tedavi edilmediğinde, daha kötü sonuçlar doğuracağını unutmayalım.

 

Himalaya Tuz Blokları

himalaya tuz tuğlası

Geçmişte tuz mağaralarını, insanların şifa bulmak amacıyla kullandıkları bilinen bir gerçektir. Dünyada özellikle Avrupa’da yaygın olarak oluşturulmuş tuz odaları vardır. Ülkemizde yeni yeni kıymeti anlaşılan Himalaya tuz blokları ile yapılan odalar rahatlama amacıyla kurulmaya başlanmıştır.  Giderek daha çok yaygınlaşan bu odalar, sağlık merkezlerinde, oteller de, spa merkezlerinde kurulmaya başlanmıştır. Tuz odaları, himalaya tuz blokları, himalaya tuz tuğlası ve doğal sarkıt tuzlardan oluşturulmaktadır.

 

Tuz odaların kullanım amacı insanların bu havayı teneffüs ederek, rahatlamaları, deri ve solunum hastalıklarına karşı korunma, aynı zamanda tedaviye destek uygulamaktır. Sağlıklı insanların stres atmaları için, himalaya tuzunun antioksidan etkisini kullanmaları tuz odaları sayesinde gerçekleşmektedir. Astım, bronşit, deri hastalıkları, eklem problemleri, kulak rahatsızlıkları ve alerji sorunlarında alternatif tedavi yöntemi olarak dikkat çekmektedir.

 

Tuz odaları, himalaya tuz blok ve tuğlaları ile tamamen kaplanmaktadır. Odalara girmek isteyen kişiler, ayaklarına galoş geçirip, kokuyu hissedebilmek için ise, parfüm kullanmamalıdır. Tuz odalarında, ortam tamamen steril hale getirilmiştir. Yeraltındaki tuz mağaralarının ortamını yaratmak, aynı iklim koşullarını oluşturmak için, yaklaşık 5-6 ton civarında himalaya tuz blok ve himalaya tuz tuğlaları kullanılması gereklidir.

 

Milyonlarca yıl kristalleşerek oluşan, içeriğinde 84 adet mineral barındıran doğal bir tuz olan, himalaya tuzu, oluşturulan tuz odaları ile bedensel ve ruhsal olarak rahatlamanıza neden olacaktır.  Özellikle termal oteller, kaplıcalar ve terapi odaları himalaya tuz bloklarını müşterilerinin rahatlamaları için kullanmaktadır.

 

Bunun dışında himalaya tuz blok ve tuğlaları dekoratif amaçlı olarak ta kullanılmaktadır. Ayrıca otellerde himalaya tuz tuğlaları, ocak üstünde, gıda pişirme amaçlı kullanılmaya başlanmıştır. Pişirme, saklama, soteleme, ısıtma amaçlı kullanım doğal bir yöntemle yapıldığı için, sağlığımıza faydalı olmaktadır.

 

Tuz odalarına girenler, havadaki tuz buharını soluduklarında boğazlarındaki tıkanıklıklar açılıyor, rahatlık hissi duyuyorlar. Yaşamın kargaşasından uzaklaşıp, sakin ve huzurlu bir zaman geçiriyorlar. Himalaya tuz blokları ile kapalı her ortamda oluşturulabilecek tuz odaları, eminiz ki daha da yaygınlaşacaktır. Tuz odalarını hem sağlığımız için, hem de rahatlamak için kullanacağız.

Himalaya Tuz Odaları

himalaya tuz odaları

                Tuz insan vücudu için çok büyük önem taşır. Hücre sıvısı tuzludur. Vücutta bulunan sinir hücreleri herhangi bir organ hücresiyle bağlantılı değilken beyin hücreleri birbiriyle bağlantılıdır. Bu bağlantıya hücre sıvısının tuzlu olması neden olur. Vücutta tuz olmadığı takdirde hiçbir beyin ve organ fonksiyonu düzenli çalışamaz. Tüm yaşamsal işlemleri hücre içinde ve dışında bulunan tuzlu su sayesinde olmaktadır. Hücrelere besinler hücre sıvısı ile taşınmaktadır. Besinlerin dağılmasına difüzyon denir. Difüzyonu sıcaklık ve tuz oranı etkilemektedir. Bu nedenle vücutta su ve tuz dengesinin olması çok önemlidir.

 

Himalaya tuzu, vücut için önemli mineralleri içinde barındıran doğal bir üründür, hem dahili hem de harici olarak faydalıdır. Himalaya kristal tuz vücudun asit baz dengesinin kurulmasına yardımcı olur. Tüm organları olumlu olarak etkileyen himalaya tuzu, vücutta biriken ağır metallerin atılmasına da yardımcı olmaktadır. Himalaya tuzu düzenli kullanıldığında migren, kemik erimesi, gut, kilo kontrolü, diyabet ve alzheimer gibi hastalıkların önlenmesi ve ilerlemesini engellemektedir. Ayrıca himalaya tuzundan elde edilen farklı ürünlerle faydalarından yararlanılmaktadır.

 

Himalaya tuz odaları, tuz terapisinin yapıldığı yerlerdir. Tuz odalarında yüksek mineralli doğal tuzlar bulunur. Bu ortamlarda tuz terapisi ile vücudun eksik minerallerin yerine konması sağlanır. Esasında tuz terapisi eski tarihlerden bu yana uygulanmaktadır.

 

Ateşli enfeksiyon hastalıklarının, kanserin, tüberküloz ve yüksek tansiyon şikayetlerinin giderilmesi açısından faydalı olan tuz terapisi Halotherapy olarak da adlandırılmaktadır. Halotherapy uygulaması ile solunum yollarını alerjen maddelerden temizlenirken aynı zamanda sigara dumanının kalıntılarının da atılmasına yardımcı olmaktadır. Tuz terapisi, akciğerlerdeki bakterileri yok eder. Stres, konsantrasyon ve uykusuzluk gibi şikayetleri ortadan kaldırır.

 

Tuzun iyileştirici gücünün kullanıldığı himalaya tuz odaları aynı zamanda kalp yetmezliği gibi şikayetlerin giderilmesinde de faydalıdır.

 

Himalaya tuz terapisi, bağışıklık sistemini güçlendirir. Bunun için 10 ile 12 seans yeterli olmaktadır. Bronşit, sinüzit, kulak burun boğaz rahatsızlıkları, asım, soğuk algınlığı, kulak enfeksiyonu, sedef hastalığı, uykusuzluk, alerjik reaksiyonlar, deri iltihabı, egzama gibi hastalıkların tedavisinde tuz terapisi çok etkili bir yöntemdir.

 

Cilt Hastalıkları İçin Etkileri

cilt için himalaya tuzu

Milyonlarca yıl içerisinde, kurumuş olan deniz yataklarında biriken tuzların, kuvvetli basınç altında kristalleşmesi ile oluşan Himalaya tuzu, hücre zarından geçebilme özelliğine sahip oluşu ile diğer tuz türlerinden önemli ölçüde ayrılır. Diğer tuz türlerinin aksine, damarlarda sertleşme sorunu yaratmayan ve 84 mineral barındıran himalaya tuzu; kalp ve böbrek hastalıkları başta olmak üzere, boğaz ağrısı, eklem ağrısı sorunlarını engellediği gibi, kanserli hücre oluşumunun da önüne geçer. Şeker hastalığı, astım ve alerji gibi rahatsızlıklara da faydası bulunan bu tuz türü, son derece şifalı olduğu gibi, birçok alanda kullanılmaktadır. Cilt hastalıkları karşısında tedavi edici etkisi, himalaya tuzundan bitkisel tedavi alanında sıklıkla faydalanılmasını sağlamıştır. Sedef hastalığı, egzama ve akne sorununa karşı son derece etkili olan bu tuz türü farklı şekillerde kullanılabilmektedir.

 

İçerdiği mineraller sayesinde cilt hastalıkları ve cilt güzelliği için oldukça etkili olan himalaya tuzu, maden suyu ya da içme ve çeşme suyu içerisinde çözündürüldükten sonra kür olarak uygulanabilir. Deri hastalıkları için kısa sürede iyileştirici etki yaptığı gibi, kuru ve yıpranmış cildin de sağlıklı görünüme kavuşmasını ve onarılmasını sağlar.

 

Himalaya tuzu, maden suyu içerisinde çözündürüldükten sonra, az miktarda içilebileceği gibi, kür halinde de yüz bölgesine uygulanabilir. Bunun yanı sıra; deri hastalıklarına karşı kullanımda, küvet içerisinde tuzun çözünmesi sağlanarak, vücutla teması gerçekleştirilebilir. Egzama gibi cilt hastalıkları için, birkaç kullanımda yanma yaşanabileceği üzere, en geç bir haftadan sonra, belirgin bir iyileşme olur.

 

Sedef hastalığı ve cilt lekelerine iyi gelen ve yanık tedavisi için de kullanılabilen Himalaya tuzu, haricen kullanımda; solunum yolları sorunlarından ötürü oluşan astım, nefes daralması ve bronşit gibi sorunlar karşısında da iyileştirici etkiye sahiptir.

 

Deri hastalıklarının yanı sıra, iç hastalıklarda da son derece şifalı olan bu tuz türü; birçok sağlık sorununun temel nedeni olan damar tıkanlıklığına engel olur. Bununla birlikte tansiyonu dengeleyici niteliğe sahip olan mineral içeriği nedeniyle, himalaya tuzunun tansiyon hastaları için oldukça şifalı olduğu bilinmektedir.

 

Himalaya Tuzu Nasıl Kullanılır?

himalaya tuz sole

Himalaya tuzu adını aldığı Pakistan’da bulunan Himalaya Dağları’ndan çıkarılır. 250 milyon yılda oluşan himalaya tuzunun, suda çözülebilme özelliği vardır. Ama bu çözülüş sonucunda kimyasal yapısı değişmemektedir. Mineral bakımından oldukça zengin olan bu tuz, dünyadaki en önemli kristallerden biridir. Himalaya tuzu yapılan araştırmalara göre, insan sağlığı için en önemli tuz olarak görülmüştür. Damarlarda sertleşme yapmaz ve tadı normal tuz tadından daha eksiktir. En kaliteli himalaya tuzu cam gibi şeffaf ve saydam olan tuzdur. İçeriğinde demir elementi fazla olması sebebi ile kırmızı-turuncu tuz ile pembe tuz sadece banyoda kullanılır.

 

Himalaya tuzu hangi hastalıklara iyi gelir?

Himalaya tuzu, kanserli hücrelerin oluşumunu önler,

Migrene, baş ve boğaz ağrılarına iyi gelir,

Kan şekerini, tansiyonu ve kolesterolü dengeler,

Kalp ritmini düzenler, damar tıkanıklığına iyi gelir,

Olası kalp ve damar hastalıklarına yakalanma riskini azaltır,

Deri hastalıklarında da oldukça başarılıdır,

Sedef hastalığı, egzama ve akneye oldukça iyi gelir,

Alerji ve alerji hastalığı ile birlikte oluşan kızarıklık ve şişliklere iyi gelir.

 

 

Himalaya Tuzunun Faydaları

  • Kemik erimesine iyi gelir,
  • Kasları güçlendirir,
  • Vücudun PH dengesini korur, asit ve baz dengesini olumlu etkiler,
  • Cildin erken yaşlanmasını engellemeye yardımcı olur,
  • Kan basıncının düşmesine yardımcı olur,
  • Yorgunluğu alır, uykuyu düzenler ve vücuda enerji verir,
  • Kalp, damar, böbrek, solunum, diyabet ve deri hastalıklarının tedavisinde kullanılır,
  • Akne tedavisinde oldukça yaygın kullanılmaktadır,
  • Vücuttaki zararlı maddelerin dışarı atılmasını sağlar,
  • Vücutta oluşan ödemlerden kurtarır ve zayıflamaya yardımcı olur,
  • Gözlerde oluşan kanlanmaya iyi gelmektedir,
  • Tansiyon hastalığına iyi gelir,
  • Astım, bronşit, nezle ve grip gibi rahatsızlıklarda kullanılır.

Himalaya tuzu nasıl kullanılır?

Bir bardak suyun içerisine bir parça Himalaya tuzu atılır ve erimesini beklenir. Elde edilen bu karışıma sole denir. Sole,  tuz konması gereken bütün yiyeceklere konulabilir.

 

Cilt güzelliği içinde ayrıca maskelerin içerisine yine 1 çay kaşığı kadar bu karışım katılıp kullanılabilir. Yüzdeki çiller ve lekeler için ise, sole saf bir şekilde cilde masaj yaparak uygulanır ve daha sonra yüz ılık su ile yıkanır.

En Sağlıklı Tuz Himalaya’lardan Geliyor

 

himalaya dağları

 

              Himalaya tuzu, milyonlarca yıl öncesinde kurumuş deniz yataklarının kristalleşmesiyle oluşan, molekülleri ile hücre zarından geçebilen tek doğal tuz olarak adını aldığı Himalaya dağlarından geliyor. Dünyada başta Himalaya olmak üzere 5 yerde üretimi yapılmaktadır.

 

      Himalaya Tuzunun Faydaları

  • Astım, bronşit gibi akciğer ve solunum rahatsızlıkları,
  • Yüksek tansiyon,
  • Şeker hastalığı tedavisi,
  • Böbrekteki taş ve kumların eritilmesi,
  • Alerji, sivilce problemleri, sedef hastalığı,
  • Romatizma, eklem hastalıkları, gut hastalığı, kemik erimesi,
  • Alzheimer, yaşlanmayı geciktirme,
  • Kanserli hücre oluşumuna engel olma,
  • Stresle başa çıkma,
  • Kulak iltihapları,
  • Migren, baş ve boğaz ağrısı

 

              Sağlık için himalaya tuzu kullanmak kendimiz için yapabileceğimiz bir iyiliktir. Yapısı itibarıyla kristal halde olduğu için, suda çözünen tek kristaldir. Doğada bulunan tek saf tuzdur. Kullanılmasına başlanan ilk zamanlarda biraz tansiyon yükselmesine sebep olsa da, kısa bir süre sonra bu etki geçecektir.

 

              Himalaya tuzu sert olduğu için kullanımı, bir miktar suyun içerisine koyup eriterek ortaya çıkan tuzlu suyun yiyeceklerimize ilavesiyle olur. Tuzun su içerisindeki erimesi yaklaşık olarak bir hafta kadar sürecektir. Eridikten sonra dilediğiniz gibi bu tuzlu suyu kullanabilirsiniz. Kaynama esnasında içerisindeki mineraller kaybolacağından, pişmekte olan yemeklere, pişirme işlemi sonunda ilave etmek gerekir.

 

              Bu kadar çok faydası olan himalaya tuzunun, ticari kaygılarla sahteleri de piyasaya sürülmüştür. Gerçek himalaya tuzunu anlamak için, tuza dilinizi değirmek yeterlidir. Keskin bir tuz tadı alıyor iseniz, himalaya tuzu satın almışsınız demektir. Eğer ekşi bir tat alıyor iseniz bu tuz himalaya tuzu değil, kaya tuzudur. Himalaya tuzu eritilmeden kullanılmaz, suya konduğunda dibe çöker. Bu konuya özellikle dikkat etmeniz gerekir.

 

              Hastalıklara faydalı olması için haricen ve besin maddesi olarak, sofra tuzu gibi kullanılan bu doğal tuz bünyesinde 84 adet mineral barındırır. Sağlığımız için himalaya tuzu kullanmak ve rahatsızlıklarımızı önlemek mümkündür. Sağlıklı insanların da, sağlıklı bir yaşam sürmesi için bu tuzu kullanmalarını tavsiye ederiz.

 

Himalaya Tuzu ile Sofra Tuzu Arasındaki Farklar

himalaya tuzu ile sofra tuzu arasındaki farklar

Himalaya tuzu, adını dünya üzerinde tek üretim merkezinin olduğu Himalaya Dağları’ndan alır. Bu sıradağların güney kısmında, bugün Pakistan sınırlarında yer alan bölgedeki madenlerden çıkarılmakta olan himalaya tuzu, yapısındaki şifalı özellikler dolayısıyla dünyada ünü yayılmış ve Pakistan’ın dış ticaretinde önemli yere sahip olmuş bir tuz türüdür.

 

Himalaya tuzu ile sofra tuzu arasındaki farklar olarak birkaç önemli husus sayılabilir. Himalaya tuzunun yapısında pek çok maden bir arada bulunmaktadır. Sofra tuzu ile arasındaki en önemli fark da budur. Bununla birlikte aralarında daha şekilsel farklılıklar da bulunmaktadır. Zira himalaya tuzu, sofra tuzlarına göre daha parlak bir yapıdadır. Ayrıca himalaya tuzunun tadı sofra tuzununkine nazaran daha keskin olarak kendisini belli eder.

 

Bu iki tuzun kullanımında da farklılıklar bulunmaktadır. Bilindiği gibi sofra tuzu yemeklerimizde direk katkı maddesi olarak kullanılabilmektedir. Bunun öncesinde herhangi bir işleme tabi tutulmasına gerek yoktur. Ancak himalaya tuzunun kullanımı bu şekilde değildir. Yaklaşık dört veya beş gün su dolu bir bardakta bekletilmesi suretiyle eritilebilen himalaya tuzu, bu eriyiğin tüketilmesi ile kullanılabilmektedir. Söz konusu eriyiğin direk olarak tüketimi mümkündür. Bu sayede himalaya tuzunun insan sağlığına olan katkılarından faydalanılabilecektir. Himalaya tuzu faydaları olarak bilinen bu etkilerden bir kısmını şunlar oluşturur;

  • Kan basıncını düzenlemeye katkıda bulunur,
  • Dolaşım sisteminin sağlığını korur,
  • Toksin atıcı özelliği ile vücudun temiz kalmasını sağlar,
  • Harici kullanımı ile cildimizde bulunan çeşitli lekelerin temizlenmesine yardımcı olur,
  • Cildin canlı ve parlak bir görünüme kavuşmasını sağlar,
  • Astım rahatsızlığı olanlar açısından rahatlatıcıdır,
  • Böbreklerin çalışmasına yardımcı olur,
  • Kalp rahatsızlıklarına iyi geldiği bilinmektedir.

 

Söz konusu faydalarından yararlanmak amacıyla doğal himalaya tuzu tüketimi tamamen bir doğal tedavi niteliği taşımaktadır. İçeriğinde bulunan çok sayıda mineral ve maden sayesinde insanların birçok sorununa doğal bir çözüm olan himalaya tuzu bugün tüm dünyaya olduğu gibi ülkemize de Pakistan tarafından ihraç edilmektedir. Bu sayede tüketim amacıyla erişilmesi oldukça kolaydır.

Himalaya Tuzu Sağlığımızı Koruyor

himalaya tuzu sağlığımızı koruyor

Eski zamanlardan beri bilinen günümüzde unutulmaya yüz tutmuş himalaya tuzu sağlık açısından çok daha faydalı olduğu kanıtlanmış bir mineraldir. Uzun yıllardır sofralarımızda kullandığımız sofra tuzlarının aslında ne kadar çok zararlı madde içerdiğini öğrenmiş bulunmaktayız. Sofra tuzlarının içinde topaklaşmayı önleyici kolay dökülmesini sağlayan ve daha beyaz görünmesini sağlayan kimyasal maddeler bulunuyor. Üstelik süt gibi pastörize edildiği ve çeşitli işlemlerden geçtiği için gerçek tuz değerini kaybetmektedir. Aslında tuz vücut için gerekli mineralleri içermektedir. Ve aşırı tüketmemeye dikkat ederek her gün yeteri kadar tuz tüketmeliyiz. Ancak işlenmiş ve kimyasal içerdiği için günümüz sofra tuzları sağlıklı olmak yerine zararlıdırlar. Her ne kadar görüntü açısında güzel görünse de asıl sağlıklı olan himalaya tuzudur. Himalaya tuzu antik çağlardan beri imparatorların ve bilgin insanların keşfetmiş olduğu bir mineraldir. Doğal olarak meydana geldiği için içinde bol miktarda mineral bulunuyor. Bu mineraller vücut için gerekli olan temel minerallerdir. Himalaya tuzunun oluşması için yaklaşık 250 senenin geçmesi gerekmektedir. Uzun sürede doğada serbest olarak oluştuğunda mineral seviyeleri artmaktadır. Ancak ülkemizde himalaya tuzu kaynakları çok azdır bu yüzden diğer ülkelerden ithal edilmektedir. İthal edilen himalaya tuzu genellikle pembe renklidir bu renkteki tuzun yenmemesi tavsiye ediliyor. Genellikle beyaz renkli himalaya tuzunun yemeklerde kullanılması tavsiye ediliyor.

 

Himalaya tuzunun bugüne kadar bilinen çok sayıda faydası tespit edilmiştir. Vücudun temel su dengesini kontrol eder ve dengede tutar. Hücre yenilenmesini ve yara iyileşmesine etki eder, insülin seviyelerini normal seviyelerde tutar, sindirim sistemini düzenler, kemik oluşumunda faydalıdır özellikle gençlerin kullanması önerilir. Kemik erimesine karşı da etkilidir. Damar tıkanıklığını önler ve kalp sağlığını korur. Bu kadar çok faydası olan himalaya tuzunun evimizden eksik etmememiz gerekiyor. Ancak faydalı olduğu için aşırı tüketmekten kaçınılmalı ve normal tuz seviyelerinde kullanılmaya özen gösterilmelidir. Himalaya tuzu suda çok kolay bir şekilde eridiği içi yemeklerde kullanmadan önce biraz su içine atmak ve bu şekilde kullanmak daha faydalı olacaktır. Kristal halde olduğu için harici olarak da kullanılabilir. Onarıcı etkiye de sahiptir, peeling yaparken de kullanılabilir.